Tunc Tataker
@tunctataker
Psikolojik Danışman & Yazar
Bir insanın travmalarının olması onu sağlıksız biri yapmaz. Farkında olan, kabullenen ve kendini onarmak için çözüm arayan her insan sağlıklıdır. Asıl sağlıksız olanlar; asla yüzleşmeyen, kabullenmeyen ve çözümü, diğer insanları hasta ederek sağlamaya çalışanlardır.
Yaşama sevinci bitmiş insanlar, şatafatlı bir görgüsüzlük, kutsanan dipsiz cehalet, bitmeyen bir öfke, kadercilik, doymak bilmeyen egolar, alaya alınan nahiflik ve bilgelik, çaresizlik, var olamayan sıkışmış güzel insanlar.. ..bana "ülkeni anlat" deseler, işte bunları söylerdim.
Affetmeye çalışmayı boş verin. Herkes her şeyi bilerek, isteyerek ve gözünüzün içine bakarak yaptı. Affetmek ve unutmak yoktur. Artık etkilenmeyecek düzeyde dönüşmek vardır.
Zorlamayın arkadaşlar. Sevgisizliği, ilgisizliği, değersizleştirmeyi zorlayarak düzeltmeye çalışmayın. Doğal akması gerekenleri arkadan itekleyerek oldurmaya çalışmayın. Olmuyor çünkü. Olmadığı gibi kendimize saygımızı da zedeliyor. Zorlamayın. Bırakın hayat aksın.
"Tanrının imtihanı" ya da "kader" değil, insan bencilliğinin yarattığı acımasız, adaletsiz ve vahşi düzen diyeceksiniz. Doğrusu bu.
"En büyük günahın, bir hiç uğruna kendine ihanet etmen ve kendini yok etmendir." - Fyodor Dostoyevski
Tavşan dağa küsmüş. Sonra dağ kendisini ne kadar kırdığını anlasın diye beklemiş. Hatta zihninde dağa süre tanımış. Süre dolana kadar dağ adım atmazsa dağ ile ilişkiyi kesmeye karar vermiş. Dağın ise hiç umrumda olmamış. Umrunda olsa üzmezmiş zaten. Tavşan safmış biraz.
Sanıyorsunuz ki insan doğası ve davranışları sabit. Konumunuz yükseldikçe insanların nasıl kibar, güleryüzlü ve anlayışlı olduklarını, konumunuz düştükçe de nasıl zorba ve acımasız olduklarını tekrar bir düşünün isterseniz.
Sade ve gürültüden uzak bir yaşam. Üretmek ve kimseye muhtaç olmadan yaşamak. Anlamlı bir kaç bağ. Yeterli. Geri kalan her şey sizin olsun.
Ruhsal dengenizi bozacak koşulları hazırlayan partner, sizi giderek öfkeli birine dönüştürür. Özünde halinizi pek umursamaz. Amacı sizi kötü ve hasta biri olarak yansıtmak ve öfkeden delirmiş durumunuzu kullanmaktır. Artık ilişkiyi bitirmek için bahanesi hazırdır.
Önce gülüşünü seversin, sesini seversin, esprilerini seversin. Bu ilk aşamadır ve geçicidir. Sonra perde aralanır. Yaralarını, travmalarını, duygusal dalgalanmalarını, korkularını görmeye başlarsın. Bunları görmene rağmen sevmeye devam ediyorsan, işte orası gerçek sevgidir.
Sevilmediğini kabullenemek zor, bittiğini kabullenmek zor, biliyorum. Acıyacak, çok acıyacak ama geçecek. Kendi yoluna gitmelisin. Kendini yeterince kandırdın. Burada dur.
Hayat zamandan oluşur ve her an çok değerlidir. Değerli zamanınızı, tanımadığınız insanların sizinle ilgili çarpık ve hastalıklı algılarını düzeltmeye çalışmakla harcamayın. Hayatınızda ve gerçek bağlarınız olan insanlarla ilgilenin. Bu, çok daha anlamlı bir çaba.
Akıl Sağlığını Tehdit Eden Toplumsal Faktörler: • Adaletsizlik, eşitsizlik • Ekonomik kriz, fizyolojik ihtiyaçların karşılanmaması • İşsizlik, üretememe • Hukuksal anlamda kendini güvende hissedememe • Ayrımcılık, ötekileştirme • Yabancılaşma, ait hissedememe
Ülke her anlamda yangın yeriyken "Hocam nasıl iyi hissedebilirim?" diye soruyor musun? Hissedemezsin güzel kardeşim. İyi hissetmek için ya bu kötülüğün bir parçası olman ya da gerçeğe gözlerini kapatmış, duyarsız bir piç olman gerekiyor.
Her şey koca bir oyundan ibaret. Güçlü olan senaryoyu yazıyor, oyunu kurguluyor. Güce yamananlara rolleri dağıtıyor. Aparatlar kitleleri coşturuyor. Kimi cehaletten kimi güçten faydalanmak için rolünü coşkuyla oynuyor. Gerçeği gören gözlerse ruh bulantısıyla hayata devam ediyor.
İyileşmenin, fark etmenin, dönüşümün bedelidir yalnızlık. Sahte ilişkilerden, yoran maskelerden arınmak isteyen bireyin ödemeyi göze aldığı bedeldir. Korkulması gereken değil, ulaşılması gereken bir seviyedir.
Hatırla, o döngüyü kırmak için fazlasıyla bedel ödedin. Şimdi seni yeniden içeri çekmesine izin verme. Hayat, aynı döngülerde yuvarlanmak için çok kısa.
Öfkeliyken bile incitmemek, yaralamamak için özen göstermek, şefkatli davranmaya devam edebilmek. Gerçek bir bağın ve olgun bir karakterin en önemli göstergesi.
Bir eşik var, lanet olası bir eşik, orayı geçtiğinde asla eskisi gibi olamadığın. Farkındalık, onunla ne yapacağını bilemediğinde cehennemdir.
Bir insanın onu saran tüm sarmaşıkları parçalayıp otantik benliğine ulaşması ve buna uygun yaşaması. Daha üst seviye yok.